Yükleniyor...

  • www.bıngolkulturasm.com

MERS CoV

ÜLKEMİZDEKİ SAĞLIK PERSONELİ İÇİN MERS BİLGİ NOTU

Coronavirüsler ülkemizde de insanlarda dolaşımda olan HCoV-229E, HCoV-OC43, HCoV-NL63 ve HKU1-CoV alt tipleri ile çoğunlukla soğuk algınlığına sebep olan virüslerdir. Ancak SARS Coronavirüs’ün (SARS-CoV) sebep olduğu SARS (Şiddetli Akut Solunum Yetmezliği Sendromu) gibi, çok daha ciddi solunum yolu hastalıklarına da sebep olabilmektedirler. SARS-CoV 21. Yüzyılın ilk uluslar arası sağlık acil durumu olarak 2003 yılında daha önceden bilinmeyen bir virüs halinde ortaya çıkmıştı ve yüzlerce insanın hayatını kaybetmesine neden olmuştu. Yaklaşık 10 yıl sonra Coronavirüs ailesinden, daha önce insan ya da hayvanlarda tespit edilmemiş olan MERS-CoV (Middle East Respiratory Syndrome Coronavirus) Eylül 2012'de insanlarda ilk defa Suudi Arabistan’da tanımlanmıştır. SARS Coronavirüsü ile uzaktan bağlantılı olmasına rağmen, yaşanmış olan SARS tecrübesinden ötürü endişe oluşturmuştur. Mayıs 2014 itibariyle MERS-CoV, SARS’tan farklı olarak kolaylıkla veya sürekli olarak insanlar arasında yayılmamaktadır ancak kısıtlı ve devamlı olmayan bir yolla insandan insana bulaşabilmektedir.

MERS vaka sayıları ve vaka tespit edilen ülkelerin sayıları artmaya devam etmektedir. 30.04.2014 tarihi itibariyle dünya genelinde tespit edilmiş olan MERS vaka sayısı 424’tür ve bu hastalardan 131’i hayatını kaybetmiştir. Tespit edilen vakaların %80’i Suudi Arabistan’dan ve %11’i de Birleşik Arap Emirlikleri’nden bildirilmiş olsa da Katar, Ürdün, Umman, Kuveyt, Mısır, İngiltere, Almanya, Fransa, Yunanistan, İtalya, Tunus, Malezya, Filipinler ve Amerika Birleşik Devletleri’nde de MERS vakaları tespit edilmiştir.

Ülkemizde MERS’e yönelik olarak Ekim 2012’de “Yeni Coronavirüs Bilim Kurulu” oluşturulmuş ve alınan kararlar doğrultusunda çalışmalara başlanmıştır. Nisan 2013’de toplanan “Grip Bilim Kurulu”nda olası vaka tanımındaki seyahat öyküsü kriteri genişletilerek vaka tanımında vaka görülen ülkelere seyahat öyküsü olmasının yer almasına ve Haziran 2013’de toplanan “Grip Bilim Kurulu”nda vaka tanımındaki 10 gün olan takip süresinin 14 güne çıkarılıp yakın temaslıların da tanıma eklenmesine karar verilmiştir. Gelişmelerin yeniden değerlendirildiği Kasım 2013’te toplanan Bilim Kurulu toplantısının sonrasında da kullanmakta olduğumuz “Vaka Takip Algoritması”, “Yakın Temaslı Algoritması” ve gerekli formlar ile MERS sürveyansı sürdürülmüştür. Ayrıca Hac sezonunda ülkemizden çok sayıda kişinin Suudi Arabistan’a seyahat etmesi dolayısıyla Hacılarımız ülkeye dönüşlerinden sonraki 14 gün süre ile takip edilmiştir. Son olarak Nisan 2014’te gerçekleştirilen Bilim Kurulu toplantısı sonrasında çalışmalara devam edilmektedir. Umre amacıyla ülkemizden Suudi Arabistan’a yıl boyunca çok sayıda seyahat gerçekleştiği ve 2014 Hac sezonuna da yakında girileceği için MERS-CoV sürveyansına hassasiyetle devam etmek özellikle çok önemlidir.

Ülkemizde 05.05.2014 tarihi itibariyle MERS-CoV açısından şüpheli bulunan 522 olası vaka için yapılan laboratuvar çalışmaları sonucunda MERS-CoV tespit edilen vakamız olmamıştır.

Sağlık çalışanlarımız milyonlarca insanı etkileyebilecek potansiyelde olan MERS’e karşı resmi yazılar ile bildirilen talimatları yerine getirirken, aşağıda belirtilen güncel bilgileri de daha önceki bilgi notları ile birlikte mutlaka göz önünde bulundurmalı ve ihtiyatlı olmalıdırlar:

· Özellikle, iki önemli nozokomiyal salgınların gerçekleştiği Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde olmak üzere, 2014 yılı Mart ayının ortasından itibaren vaka sayılarında keskin bir artış olmuştur. · Son bildirilen vakaların %75’i sekonder vakalardır, dolayısıyla bu vakaların hastalığı başka bir kişiden almıştır. · Sekonder vakaların da büyük çoğunluğu sağlık çalışanları olup bu kişiler hastalığa sağlık kuruluşlarında yakalanmıştır. Bunun yanı sıra sağlık personeli olmayanlarda da hastane kaynaklı enfeksiyonların olduğu düşünülmüştür. Bu nedenle enfeksiyon kontrol önlemlerine dikkat edilmelidir. · Enfekte sağlık çalışanlarının büyük kısmı asemptomatiktir ya da hafif semptomlara sahiptir. · Geniş çapta bir aile içi vaka kümelenmesi görülmemiştir. Aile içi bulaşma yalnızca 4 defa meydana gelmiştir. · İnsandan insana bulaşma olduğu durumlarda bulaşma sürekli gerçekleşmemiş olup şu ana kadar yalnızca 2 şüpheli üçüncül vaka (sekonder vakanın temaslısı) bildirilmiştir. · Enfeksiyona toplumdan yakalanan vaka sayılarında da Mart ayının ortasından itibaren artış olmuştur. Bu vakaların daha önceden doğrulanmış bir MERS-CoV vakası ile teması olmayıp bazılarının hayvanlar ile temas öyküsü vardır. Develerin hastalığın primer kaynağı olduğundan şüphelenilse de hastalığa yakalanmanın direk ve indirek olarak hangi yollarla gerçekleştiği tam olarak bilinmemektedir. Enfeksiyon kaynağını tespit etmeye yönelik araştırmalar devam etmektedir. · Orta Doğu ülkelerinde yeni vakaların ortaya çıkması bekleniyor mu: Virüsün nasıl bulaştığı tanımlanıncaya ve gerekli önlemler alınıncaya kadar yeni bireylerin enfekte olması beklenmektedir. · Orta Doğu dışındaki ülkelerde daha fazla exporte vakanın ortaya çıkması ve buralarda yayılma olması bekleniyor mu: Turistler, seyahat edenler, misafir işçiler, Hacı adayları ve Umre ziyaretçilerinin; virüsün hayvansal ya da çevresel kaynağına, doğrulanmış bir vakaya ya da bir hastaneye maruz kalarak hastalığa yakalanmaları olasıdır. Bu exporte vakaların daha fazla vakaya neden olup olmaması hekimlerin hastalığı çabuk tespit etme, tanı koyma ve uygun enfeksiyon kontrol önlemlerini uygulamalarına bağlıdır. Şu ana kadar yukarıda sayılan ülkelerde exporte vakaların neden olduğu bulaşma gerçekleşmiştir ancak bu bulaşma sürekli olarak devam etmemiştir. · Tüm vakaların Orta Doğu ile bir bağlantısı vardır. Orta Doğu ülkeleri dışından bildirilen vakaların ya Orta Doğu bölgesine yakın zamanda bir seyahat öyküsü vardır ya da hastalığa Orta Doğu bölgesinde yakalanan bir kişiyle temas öyküsü vardır. · Dünya Sağlık Örgütü balgam, endotrakeal aspirat ve bronkoalveoler lavaj gibi alt solunum yolu örneklerinin alınmasını şiddetle önermektedir. Olası vakalardan alt solunum yolu numunesi alınmalıdır. · Hastalık genel olarak ateş, öksürük, nefes darlığı ve solunum sıkıntısı ile birlikte ortaya çıkan akut ciddi solunum yolu hastalığı tablosu ile görülmektedir. Vakaların çoğunda pnömoni görülmüş olup birçoğunda da diyarenin de olduğu gastrointestinal sistem semptomları görülmüştür. Hastalık immün sistemi baskılanmış kişilerde atipik bir görünüm gösterebilmektedir. Unutulmamalıdır ki hastalığa dair şu ana kadar elde edilmiş olan bilgilere kısıtlı sayıdaki hastalar temel alınarak ulaşılmıştır ve virüs hakkında yeni bilgiler elde edildikçe değişebilecektir. · Hastalığın inkübasyon süresi 2-14 gündür. · Hastalığın enfektivite periyodu bilinmemektedir ancak hastalar belirtilerinin geçmesinden sonra da virüsü bulaştırabilirler. Hastalar virüsün inkübasyon süresi boyunca bulaştırıcı değildir. Asemptomatik vakaların bulaştırıcı olmadığı düşünülmektedir. · Son çalışmalar develerin MERS-CoV’ün primer kaynağı olduğu önerisini ve diğer çiftlik hayvanlarının hastalıkla ilişkili olmadığını desteklemektedir.